♥ Kimsesiz zamanların yalnızlığında,aydınlık diyarların masalsı görüntülerinde,küçük bir çocuk yüreğinin annesine olan sevgisi değerinde bir merhaba dostum nasılsın.
♥ Dost vurulunca değil unutulunca kahrından ölürmüş.Biz dostlarımızı kır çiçekleri gibi avucumuzda değil kurşun yarası gibi yüreğimizde saklarız.
♥ Gönüller birdir dünyalar ayrı olsa da. Arkadaşlıklar,sevgiler,aşklar yalan olsa da umrumda değil dünya yansada biz dostu unutmayız dost uzakta olsada.
♥ Dost deniz kenarındaki taşlara benzer.Önce tek tek toplarsın sonra birer birer denize atarsın ancak bazılarına kıyamazsın.İşte sen o kıyamadıklarımdansın.
♥ Zaman gelir yollarına kar yağar,etrafını hüzün bulutları sararsa,ne zaman bir dosta ihtiyaç duyarsan dost olabildiğim kadar burdayım.
♥ Hep zamana yenik düştük esiri olduk anlamsız koşuşturmaların.ama bir kez adını yüreğimize kazıdığımız dostlarımızı hiçbir zaman unutmadık.
♥ Sen gülerken yanındakilerde güler ama ağlarken yalnız ağlarsın onun için öyle bir ağaca yaslan ki asla yıkılmasın öyle bir dost edin ki seni asla bırakmasın.
♥ Başkalarına kendinden fazla değer verme. Ya onu kaybedersin, ya da kendini mahvedersin. Terk edenden alınacak en büyük intikam , ona kupkuru, sevgisiz gözlerle bakmaktır.
♥ Yaşam gülmeyi ,sevgi hak etmeyi, vefa unutmamayı, dostluk sadık kalmayı bilenler içindir.UNUTULMADIN!
♥ Gülerken herkes eşlik eder, ya ağlarken. Başarılara herkes ortak olur, ya yenilgilere. Öyle bir dost edin ki; kötü gün kapını çalınca kapıya seninle beraber baksın.
♥ Duygular vardır anlatılamayan, sevgiler vardır kalplere sığmayan, dostluklar vardır hiçbir şekilde yıkılmayan, bazı insanlar vardır asla unutulmayan
♥ Hayata değer bir yaşam, sevmeye değer bir aşk, dostluğa değer bir arkadaşlıktan asla vazgeçme.Ne eksik ne fazlasını ara ve seni üzenle asla uğraşma !
♥ Mutluluğun peşinden koşma mutluluk senin peşinden koşsun ve hayatta öyle mutlu ol ki gözlerinde akan bir damla yaş arayıp da bulamayanların sadakası olsun.
♥ Belki diyorum; SEVGİ nin ne demek olduğunu biliyoruz ama GENÇLİĞİN ne demek olduğunu anladığımızda bu dünyadaki işimiz bitmiş olacak...
dosthane
4 Mayıs 2009 Pazartesi
ayva tatlısı
ayva tatlısı
malzemeler:
8 adet ayva
2 bardak seker
1 bardak su
3-4 damla limon
üzerine:
iri cekilmiş ceviz
krem santi
yapılısı:
ayvalarımızı soyuyoruz.ortadan ikiye kesiyoruz içlerini oyuyor,pişmeye hazır hale getırıyoruz,ayvalarımızı ,oyulan kısmı alta gelecek sekılde tencereye yerlestırıyoruz.üzerine şeker ve suyu ilave ederek.kaynatıyoruz.kaynayınca ocagımızı mum alevi seklınde yakarak bu ateste 2 saat pısırıyoruz.bu arada lımon damlalarını unutmuyoruz.
pişen ayvalarımızı tencereden alıp sogumaya bırakıyoruz.daha sonra hazırladıgımız ceviz içlerini ve kremsantıyı ilave ederek servıse hazır hale getırıyoruz.hafıf ,nefis,leziz.....AFİYET OLSUN...
sedef
Soru: Sedef (Psoriasis) nedir?
Sedef, toplumun %1-3’ ünü etkileyen süreklilik göstern bir deri hastalığıdır. Bir alerji ya da mikrobik bir hastalık değildir. Ömür boyu süren alevlenme ve iyileşme dönemleri olan bir hastalıkıtr. Sedef bir kaç döküntü ile sınırlı olabilir veya deriyi orta-yaygın derecede tutabilir. Çoğu insan için sedef hafif seyretmeye meyillidir.Soru: Sedefin sebepleri nelerdir?
Hiç kimse sedefin sebebini tam olarak bilmiyor, fakat bugün araştırmacıların çoğu bağışıklık sistemi ile ilişkili olduğu kanaatindedirler. Sedefde bağışıklık sistemi her nasılsa tetiklenmiştir, bu da deri hücrelerinin büyümesini hızlandırır. Normal deri hücreleri 28-30 günde olgunlaşır ve deri yüzeyinden fark edilmeden dökülür. Fakat sedef hastalığında deri hücreleri sadece 3-4 günde olgunlaşır ve hücreler yüzeyde yığılarak deriden kalkık kırmızı lezyonları oluşturur.
Soru: Kimler sedefe yakalanır?
Sedef, kadınlarda erkeklerden biraz daha sık görülür. Çoğunlukla 15-35 yaş arasında ortaya çıkar. Bununla birlikte bebekler ve yaşlılar dahil herhangi bir yaşda görülebilir.
Soru: Sedef tanısı nasıl konur?
Sedef için özel bir kan testi veya tahlili yoktur. Teşhis genellikle doktor tarafından derinin muayenesi ile konur. Nadiren, deri biyopsisi gerekir. Tırnaklarda küçük çukurcukların varlığı sedefin göstergesidir.Soru: Tüm sedefler birbirine benzer mi?
Hayır. Sedefin değişik şekilleri vardır. Çocuklardaki hastalık ile erişkinlerde ve yaşlılardaki hastalık, farklı özellikler gösterebilir. Çocuklarda yeni başlamış olduğu için küçük çaplı ve kırmızı renkli, üzeri kepekli belirtiler görülür. Erişkinlerde her tür belirti görülmekle birlikte, genellikle çocuklardakilere benzeyen daha büyük çapta belirtiler vardır. Yaşlılarda ise, hastalık uzun süreden beri devam ettiği için daha büyük çapta, çocuklardakine oranla daha soluk renkte ve üzerinde kepekten çok deri kalınlaşması halinde belirtiler görülür. Ancak hastalığın alevlendiği dönemlerde, yaşlılarda bile kırmızı ve kepekli belirtiler ortaya çıkar.Sedef hafif dereceden ortaya ve sakatlığa yol açaçak derecede ciddi seyredebilir.
Soru: Sedef bulaşıcı mıdır?
Hayır. Sedef bulaşıcı değildir. Yakalanabileceğiniz veya geçirebileceğiniz bir hastalık değildir. Sedef lezyonları göze hoş görünmeyebilir, fakat mikrobik bir hastalık veya açık bir yara olarak düşünülmemelidir. Sedefli bir kişi, diğer insanların sağlığını tehdit etmez.
Soru: Sedef vücudun nerelerini tutar?
Sedef, en sık saçlı deri, diz, dirsek ve gövdeyi tutar. Fakat tırnaklar, el ayaları, ayak tabanları, genital bölge ve yüz (nadirdir) dahil her yerde görülebilir. Lezyonlar genellikle simetriktir, yani vücudun sağ ve sol taraflarında aynı yerde ortaya çıkarlar.
Soru: Sedef saç döker mi?
Sedef hastalığı saç dökülmesine yol açmaz. Ancak saçı çevreleyen çok kalın kabukları sökmeye çalışırken saçlarınız dökülebilir. Ayrıca bazı ilaçlar da geçiçi saç dökülmesi yapabilir.
Soru: Sedefin diyeti var mı?
Özel bir diyeti yok. Balık yağları iyi gelebilir. Aşırı kilo kıvrım bölgelerinde şikayetleri arttırır ve tedaviyi güçleştirir.
Soru: Deriyi kaşımak sedef döküntüsüne yol açar mı?
Evet. Özellikle alevlenme dönemlerinde deriyi kaşımak, ovmak, kabukları koparmak yeni döküntülere yol açabilir.
Soru: Alkolün sedefe zararı var mı?
Aşırı alkol sedefi alevlendirebilir. Orta derecede alkol alımının sedefe bir zararı yoktur. Ancak ağızdan ilaç alan hastalarda ilaçlarla etkileşime girebilir.
Soru: Güneş sedefe iyi gelir mi?
Doğal güneş ışığının sedef üzerine olumlu etkisi vardır. Ancak yanacak kadar güneşlenmek sedefi alevlendirebilir.
Soru: Kış aylarında özel bakım gerektirir mi?
Evet. Kış aylarında nem oranının azalması derinin kurumasına ve kaşınmasına yol açar. Kaşımak da sedefi alevlendirebilir. Bu nedenle nemlendirici krem ve merhemlerin daha fazla kullanılması gerekir.
Soru: Sedef hastası hamile kalabilir mi?
Evet. Sedefin ne anneye ne de bebeğe bir zararı yoktur. Gebelik esnasında sedef iyileşme gösterebilir veya kötüleşebilir.
Soru: Sedefe yakalanacak olan insanlar biliniyor mu?
Kalıtımın hastalığın gelişiminde önemli bir rolü olmasına rağmen, sedefe kimin yakalanacağını tahmin etmek mümkün değildir. Vakaların üçte birinde ailede sedef hastalığı vardır. Ancak, tespit edilmiş bir kalıtım şekli yoktur. Deriye fiziksel travma, infeksiyonlar(farenjit), psikolojik stres ve bazı ilaçlar gibi çevresel faktörler ailesinde sedef hastalığı olmayan kişilerde bile sedefin başlamasını sağlayabilirler.
Soru: Sedefli anne babanın çocuğu sedefe yakalanır mı?
Sedef hastalığına yatkınlık ebeveynlerden çocuğa geçebilir. Ancak bu çocuğun sedef olacağı anlamına gelmez.
Soru: Stres, sıkıntı sedefe yol açar mı?
Sedefe yatkınlığı olan kişilerde psikolojik stres ve sıkıntılar sedefi başlatabilir veya var olan sedefin artışına yol açabilir.
Soru: Sedefin kesin tedavisi var mı?
Yok. Fakat, sedef lezyonlarının kaybolmasını sağlayan hem yüzeysel hem sistemik çok farklı tedaviler vardır. Sedefli bazı kişilerde aylar hatta yıllar süren kendiliğinden iyileşmeler görülür. Ancak kişide sedefe yatkınlık devam eder. Bu yüzden döküntüler, yıllar sonra bile ortaya çıkabilir.
Soru: Sedef ömrü kısaltır mı?
Hayır.
Soru: Sedef eklemleri tutar mı?
Soru: Sedefin ekonomik etkisi nedir?
Sedef sürekli bir hastalıktır. Çoğu vakada sürekli tedavi gerektirir. Ilaçların maliyeti ve doktor visitleri uzun sürelidir. Ciddi vakalarda yatarak tedavi gerekebilir.
Soru: Sedefte tedavi umudu var mı?
Evet. Bu konuda günümüzde eskisinden çok daha fazla araştırma yapılıyor. Sedefin anlaşılmasında çok fazla ilerlemeler kaydedilmiştir.Sedefli hastaların %10-30’unda eklem hastalığı(artrit) gelişebilir. Sedef artriti genellikle el ayak parmaklarını etkiler ve hafif seyirlidir.Soru: Sedefli hastalar normal görevlerini yapabilir mi?Sedefli hastaların büyük bölümü normal görevlerini yapabilir. Sedefin istenmeyen görünüşü nedeniyle bazen kendilerine saygıları az olabilir. Sedef genellikle toplum tarafından yanlış bilinir, bu da sosyal ilişkilerde sedeflileri utangaç yapar. Gerginlik, kızgınlık, utangaçlık ve depresyon gibi ruhsal problemler görülebilir. Sedef eğer hastalık görünür yerlerde ise hastanın çalışma hayatını etkileyebilir.
Sedef, toplumun %1-3’ ünü etkileyen süreklilik göstern bir deri hastalığıdır. Bir alerji ya da mikrobik bir hastalık değildir. Ömür boyu süren alevlenme ve iyileşme dönemleri olan bir hastalıkıtr. Sedef bir kaç döküntü ile sınırlı olabilir veya deriyi orta-yaygın derecede tutabilir. Çoğu insan için sedef hafif seyretmeye meyillidir.Soru: Sedefin sebepleri nelerdir?
Hiç kimse sedefin sebebini tam olarak bilmiyor, fakat bugün araştırmacıların çoğu bağışıklık sistemi ile ilişkili olduğu kanaatindedirler. Sedefde bağışıklık sistemi her nasılsa tetiklenmiştir, bu da deri hücrelerinin büyümesini hızlandırır. Normal deri hücreleri 28-30 günde olgunlaşır ve deri yüzeyinden fark edilmeden dökülür. Fakat sedef hastalığında deri hücreleri sadece 3-4 günde olgunlaşır ve hücreler yüzeyde yığılarak deriden kalkık kırmızı lezyonları oluşturur.
Soru: Kimler sedefe yakalanır?
Sedef, kadınlarda erkeklerden biraz daha sık görülür. Çoğunlukla 15-35 yaş arasında ortaya çıkar. Bununla birlikte bebekler ve yaşlılar dahil herhangi bir yaşda görülebilir.
Soru: Sedef tanısı nasıl konur?
Sedef için özel bir kan testi veya tahlili yoktur. Teşhis genellikle doktor tarafından derinin muayenesi ile konur. Nadiren, deri biyopsisi gerekir. Tırnaklarda küçük çukurcukların varlığı sedefin göstergesidir.Soru: Tüm sedefler birbirine benzer mi?
Hayır. Sedefin değişik şekilleri vardır. Çocuklardaki hastalık ile erişkinlerde ve yaşlılardaki hastalık, farklı özellikler gösterebilir. Çocuklarda yeni başlamış olduğu için küçük çaplı ve kırmızı renkli, üzeri kepekli belirtiler görülür. Erişkinlerde her tür belirti görülmekle birlikte, genellikle çocuklardakilere benzeyen daha büyük çapta belirtiler vardır. Yaşlılarda ise, hastalık uzun süreden beri devam ettiği için daha büyük çapta, çocuklardakine oranla daha soluk renkte ve üzerinde kepekten çok deri kalınlaşması halinde belirtiler görülür. Ancak hastalığın alevlendiği dönemlerde, yaşlılarda bile kırmızı ve kepekli belirtiler ortaya çıkar.Sedef hafif dereceden ortaya ve sakatlığa yol açaçak derecede ciddi seyredebilir.
Soru: Sedef bulaşıcı mıdır?
Hayır. Sedef bulaşıcı değildir. Yakalanabileceğiniz veya geçirebileceğiniz bir hastalık değildir. Sedef lezyonları göze hoş görünmeyebilir, fakat mikrobik bir hastalık veya açık bir yara olarak düşünülmemelidir. Sedefli bir kişi, diğer insanların sağlığını tehdit etmez.
Soru: Sedef vücudun nerelerini tutar?
Sedef, en sık saçlı deri, diz, dirsek ve gövdeyi tutar. Fakat tırnaklar, el ayaları, ayak tabanları, genital bölge ve yüz (nadirdir) dahil her yerde görülebilir. Lezyonlar genellikle simetriktir, yani vücudun sağ ve sol taraflarında aynı yerde ortaya çıkarlar.
Soru: Sedef saç döker mi?
Sedef hastalığı saç dökülmesine yol açmaz. Ancak saçı çevreleyen çok kalın kabukları sökmeye çalışırken saçlarınız dökülebilir. Ayrıca bazı ilaçlar da geçiçi saç dökülmesi yapabilir.
Soru: Sedefin diyeti var mı?
Özel bir diyeti yok. Balık yağları iyi gelebilir. Aşırı kilo kıvrım bölgelerinde şikayetleri arttırır ve tedaviyi güçleştirir.
Soru: Deriyi kaşımak sedef döküntüsüne yol açar mı?
Evet. Özellikle alevlenme dönemlerinde deriyi kaşımak, ovmak, kabukları koparmak yeni döküntülere yol açabilir.
Soru: Alkolün sedefe zararı var mı?
Aşırı alkol sedefi alevlendirebilir. Orta derecede alkol alımının sedefe bir zararı yoktur. Ancak ağızdan ilaç alan hastalarda ilaçlarla etkileşime girebilir.
Soru: Güneş sedefe iyi gelir mi?
Doğal güneş ışığının sedef üzerine olumlu etkisi vardır. Ancak yanacak kadar güneşlenmek sedefi alevlendirebilir.
Soru: Kış aylarında özel bakım gerektirir mi?
Evet. Kış aylarında nem oranının azalması derinin kurumasına ve kaşınmasına yol açar. Kaşımak da sedefi alevlendirebilir. Bu nedenle nemlendirici krem ve merhemlerin daha fazla kullanılması gerekir.
Soru: Sedef hastası hamile kalabilir mi?
Evet. Sedefin ne anneye ne de bebeğe bir zararı yoktur. Gebelik esnasında sedef iyileşme gösterebilir veya kötüleşebilir.
Soru: Sedefe yakalanacak olan insanlar biliniyor mu?
Kalıtımın hastalığın gelişiminde önemli bir rolü olmasına rağmen, sedefe kimin yakalanacağını tahmin etmek mümkün değildir. Vakaların üçte birinde ailede sedef hastalığı vardır. Ancak, tespit edilmiş bir kalıtım şekli yoktur. Deriye fiziksel travma, infeksiyonlar(farenjit), psikolojik stres ve bazı ilaçlar gibi çevresel faktörler ailesinde sedef hastalığı olmayan kişilerde bile sedefin başlamasını sağlayabilirler.
Soru: Sedefli anne babanın çocuğu sedefe yakalanır mı?
Sedef hastalığına yatkınlık ebeveynlerden çocuğa geçebilir. Ancak bu çocuğun sedef olacağı anlamına gelmez.
Soru: Stres, sıkıntı sedefe yol açar mı?
Sedefe yatkınlığı olan kişilerde psikolojik stres ve sıkıntılar sedefi başlatabilir veya var olan sedefin artışına yol açabilir.
Soru: Sedefin kesin tedavisi var mı?
Yok. Fakat, sedef lezyonlarının kaybolmasını sağlayan hem yüzeysel hem sistemik çok farklı tedaviler vardır. Sedefli bazı kişilerde aylar hatta yıllar süren kendiliğinden iyileşmeler görülür. Ancak kişide sedefe yatkınlık devam eder. Bu yüzden döküntüler, yıllar sonra bile ortaya çıkabilir.
Soru: Sedef ömrü kısaltır mı?
Hayır.
Soru: Sedef eklemleri tutar mı?
Soru: Sedefin ekonomik etkisi nedir?
Sedef sürekli bir hastalıktır. Çoğu vakada sürekli tedavi gerektirir. Ilaçların maliyeti ve doktor visitleri uzun sürelidir. Ciddi vakalarda yatarak tedavi gerekebilir.
Soru: Sedefte tedavi umudu var mı?
Evet. Bu konuda günümüzde eskisinden çok daha fazla araştırma yapılıyor. Sedefin anlaşılmasında çok fazla ilerlemeler kaydedilmiştir.Sedefli hastaların %10-30’unda eklem hastalığı(artrit) gelişebilir. Sedef artriti genellikle el ayak parmaklarını etkiler ve hafif seyirlidir.Soru: Sedefli hastalar normal görevlerini yapabilir mi?Sedefli hastaların büyük bölümü normal görevlerini yapabilir. Sedefin istenmeyen görünüşü nedeniyle bazen kendilerine saygıları az olabilir. Sedef genellikle toplum tarafından yanlış bilinir, bu da sosyal ilişkilerde sedeflileri utangaç yapar. Gerginlik, kızgınlık, utangaçlık ve depresyon gibi ruhsal problemler görülebilir. Sedef eğer hastalık görünür yerlerde ise hastanın çalışma hayatını etkileyebilir.
dostluk
aklınıza geldiğinde heyecanlandığınız, görmediğinizde özlediğiniz, hatırasıyla dahi kederlerinizi unuttuğunuz, kendisinden bahsederken yüzünüzü tebessümün çevrelediği ve gönlünüzün huzurla dolduğu birileri var mı hayatınızda? yoksa!! kendinize bir bakın, başkalarının hayatında ne kadar yer ettiğinizi, sizi hatırlayanlarda ne denli bir duygu bıraktığınızı, sevginin müsbet veya menfi etkileşimini, gönül kazanma becerinizi, ''kalp kırmanın kabeyi yıkmakla'' eşdeğer tutup tutmadığınız, yüreğinizde kötülüğe dair bir şeylerin varolup olmadığını kontrol edin!! ''hayat insana herzaman gülmüyor''bazen kara bulutlar dolaşır üzerimizde, umutların bittiğini sandığımız anlarda anlamsız karamsarlıklar kaplar yüreğinizi, neden olduğunu bilmezsiniz, yada nedeni aşikardır, belli veya belirsiz bir sebebi vardır hüznünüzün, ama etkisi aynıdır somurtmaya başlarsınız, hiçbirşey açmaz sizi çareler üretmeye koyulursunuz, '' sinemaya mı gitmeli, yada sahilde mi dolaşmalı, yok yok akşama fasıllı bir yemek yemeliyim, aa tek başımada olmazki der içinizdeki aradığınız duygu!.. tiyatroya mı gitsem acaba; yok, olmuyor, yalnız çekilmiyor hiçbir şey, ama canım kimseylede konuşmak istemiyor'' bu tarz monologlardan sonra ne yapsanız kabullendiremezsiniz kendinize sonra kararsız kalırsınız tek başınıza. aniden, sevinçle bezenmiş bir heyecan kaplar yüreğinizi 'o'nu hatırlamışsınızdır çünkü, 'onu' arasam, ya çok iyi olur, muhakkak gelir diyerek heyecanınızı mutluluk belirtileriyle dışa yansıtırsınız, 'o' kederinizi dinleyen, hüznünüze ortak olan, gülümsemesiyle sizi mutlu eden, sadece varolduğun için olsa dahi şükredersiniz, iyiki var allahım diye dualar edersiniz, gecenin bir vaktide olsa çekinmeden arayabildiğiniz nadidelerinizdendir çünkü.çevrenizde böyleleri varsa kendinizi şanslı hissetmelisiniz ve ayrıcalıklı; dostluklar, arkadaşlıklar ve bütün iyi ilişkiler önemlidir buyüzden. kolayca elde edilebilecek kazanımlar değildir, işte buyüzden çok kıymetlidirler, değerleri iyi bilinmeli kaybedilmemeli, yoksa bile sahip olmak için çaba sarfedilmeli.düşünsenize; güzelliklerin bittiği bir zamanda, size yakın olan, yüreğinizin bir yanını verdiğiniz ismini söylerken bile mutluluğunuzu gülümsemenizi saklıyamadığınız ve hatırladığınızda onunla yaşadığınız anları hayal ettiğiniz, dürüst ve samimi olduğu için hatıralarıyla düşündüğünüz; yokluğunda, varlığınızı anlamsız saydığınız biri gelir aklınıza. hadi canım sende! artık kimseye güvenilmez bu zamanda boşa söylenmemiştir. çünkü, bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar azdır vefakar dostların sayısı. vefa artık bir semt adı dediklerinde, göğsünüzü kabartarak atılsanız ve varlığından onur duyduğunuz gönüldaşınızın, dostunuzun olduğunu söyleseniz, hatta sayesinde onun gibi temiz yürekli insanlarla tanıştığınızı ve gönül insanlarının hiç bitmeyeceğinden emin olduğunuzu bütün çoşkunuzla söyleseniz hoş olmaz mı sizce....!hadi şimdi bir düşünün, etrafınıza bakın sahi çevrenizde bir elin parmaklarını geçecek kadar dostunuz yok mu.? vardır! artık size düşen kıymet bilmektir, değer vermektir, onu veya onları kaybetmemek için elinizden geleni yapmaktır. yoksa bile enkısa zamanda edinin, gülüşünüzü ve gözyaşlarınızı paylaştığınız biri yada birileri olsun etrafınızda. hayat ''paylaşmakla'' güzeldir. ''paylaşıldıkça artan tek şey sevgidir''nedersiniz.? dostunuz yada dostlarınız olsa, sevseniz onları, yalnız kalmasanız hiç, sevginiz artsa hep sonra sevgi yine sevgi yine sevgi olsa.. daha ne olsun, paylaşmaya değmez mi.?
MLTrac™
With the ever-increasing emphasis on being able to demonstrate adequate anti money laundering procedures and prevention techniques, plus the draconian penalties for those failing to maintain suitable evidence of such activity, no financial institution can afford to be without an automated system such as MLTrac.MLTrac is part of our portfolio of banking software and is dedicated to identifying, tracking and regulating potentially suspicious or illegal activities in respect of money laundering and/or the proceeds of crime.internet banking software, wholesale banking software, retail banking software systems, bankware, branchware, tellerware, INTERNET BANKING SOFTWARE, WHOLESALE BANKING SOFTWARE, RETAIL BANKING SOFTWARE SYSTEMS, BANKWARE, BRANCHWARE, TELLERWARE, Internet Banking Software, Wholesale Banking Software, Retail Banking Software Systems, Bankware, Branchware, Tellerware, Criterion Banking Software,private banking,fx,money market,foreign exchange,S.W.I.F.T.,SWIFT,dealing,trade finance,lending,disaster recovery,payments,remittances,accounting,cashiers,treasury,offshore,reuters,online,on-line, Anti Money Laundering softwareMLTrac enables financial institutions to improve their internal disciplines,supplement their policies and procedures, and make a clear statement to the authorities about their commitment to effective anti money laundering controls.MLTrac's functionality is based upon a combination of our experience, together with contributions from our customer base and the relevant international financial authorities. Regular updates also take account of any future changes in market requirements and legislation.Functions:*KYC Document Management - The definition, scanning, management and tracking of customer documentation, and reporting of any deviations.*KYC Account Monitoring -The tracking of movements over account(s) looking for deviations outside of a pre-determined profile.*Manual Watch List Checking. Enter a name and the system will check to see if the name, or like sounding names, appear on any of the watch lists (e.g. OFAC, Bank of England and others) that the system monitors* Message Monitoring. MLTrac can be configured to check all inbound and outbound messages, irrespective of format, to see whether any field (normally the Ordering Customer and Beneficiary) appears on one of the supported checklists. The bank has control over the granularity of the name checking so as not to create too many false alerts. Messages that fail Watch List Checking are put to a quarantine queue for manual intervention. Full Audit Trails of all checks and actions taken is maintained by the system.*Cash Remittances. For the many institutions that originate from a country with a large overseas population the problems associated with accepting cash for remittance back home when taken against the potential ramifications of anti money laundering legislation means that the business is very risky and, often, not worth doing. The Cash Remittances module does away with this fear. Information concerning the remitter is maintained as part of the KYC Documentation Management module and is displayed and made available to the teller at the point of capturing data. A full record off all remitters and beneficiaries is maintained. Limits can be placed upon the individual remitter and upon the ultimate beneficiary (irrespective of source). The resulting SQL database can be interrogated for unusual payment patterns.
Client Onboarding and KYC Compliance
The GoldTier product incorporates all of the functionality required to effectively:
Manage the onboarding and maintenance of new and existing clients across a variety of teams including sales, relationship managers, operations, compliance, documentation, tax, credit and legal
Integrate compliance controls into the client onboarding process
Deliver Know Your Customer (KYC / AML), Customer Identification Profile (CIP), MiFID client classification, USA PATRIOT Act, and related client regulatory due diligence
Create transparency to stakeholders throughout the client lifecycle.
'GoldTier is creating a standard to address both the tactical and strategic challenges arising from the processes of client onboarding.' HSBC
The solution empowers financial institutions to:
Meet regulatory compliance demands: with automated due diligence processing and comprehensive client audit profiles on-demand
Improve time to revenue: with the reduction in paperwork and tightening of account opening cycle times
Control costs: with the automation of manual tasks, elimination of expensive repeat tasks, and real-time management dashboards
Enhance the client experience: with the minimization of touch points and repeat requests to your clients.
Each onboarding activity is tied back into a common onboarding framework, meaning client knowledge can be leveraged across all activities. GoldTier enables financial institutions to set policies, adopt regulations and then implement and enforce them throughout these activities.
To receive a complimentary copy of the GoldTier KYC and Client Onboarding Solution brochure with key client commentary please select Contact Us from the menu on the right.
Manage the onboarding and maintenance of new and existing clients across a variety of teams including sales, relationship managers, operations, compliance, documentation, tax, credit and legal
Integrate compliance controls into the client onboarding process
Deliver Know Your Customer (KYC / AML), Customer Identification Profile (CIP), MiFID client classification, USA PATRIOT Act, and related client regulatory due diligence
Create transparency to stakeholders throughout the client lifecycle.
'GoldTier is creating a standard to address both the tactical and strategic challenges arising from the processes of client onboarding.' HSBC
The solution empowers financial institutions to:
Meet regulatory compliance demands: with automated due diligence processing and comprehensive client audit profiles on-demand
Improve time to revenue: with the reduction in paperwork and tightening of account opening cycle times
Control costs: with the automation of manual tasks, elimination of expensive repeat tasks, and real-time management dashboards
Enhance the client experience: with the minimization of touch points and repeat requests to your clients.
Each onboarding activity is tied back into a common onboarding framework, meaning client knowledge can be leveraged across all activities. GoldTier enables financial institutions to set policies, adopt regulations and then implement and enforce them throughout these activities.
To receive a complimentary copy of the GoldTier KYC and Client Onboarding Solution brochure with key client commentary please select Contact Us from the menu on the right.
İbrahim Saraçoğlu vitiligo karaciğer yetmezliği için lavanta kürü
İbrahim Saraçoğlu'ndan vitiligo,karaciğer yetmezliği, hepatit-B ve hepatit-C için lavanta kürüHazırlanışı:
* Bir tutam (4-5 g) lavantayı 300 ml (yaklaşık bir buçuk su bardağı) kaynar suya koyduktan sonra 4 dakika kısık ateşte demleyin.
* Dört dakikadan daha fazla demlemeyin. Demleme esnasında sıcaklığını kaynama noktasında sabit tutun. Cezvede demlerken ocağın altını çok kısık tutun. Fokur fokur kaynatmayın. Çok yavaş bir şekilde kaynıyor kaynamıyor gibi demleyin.
* Demleme süresi tamamlandıktan sonra, ılımasını beklemeden süzülmesi gerekir. Süzme işlemi tamamlandıktan sonra içmek için ılımasını bekleyin.
* 15 gün boyunca her gün, akşam yemeklerinden en az iki saat sonra bir çay bardağı dolusu için. Her defasında (her kullanımda) taze olarak hazırlanması şarttır. Bir gün önce arta kalan miktarı kullanmayın. Kolay olsun diye bir kaç günlük hazırlayıp buzdolabında koruma altına almayın.
* Hiç bir şekilde damak tadına uygun olsun diye, içerisine şeker veya benzeri hiç bir katkı ilave etmeyin.
* Onbeş günlük ilk kür tamamlandıktan sonra rahatsızlığın seyrine göre haftada 3-4 defa, akşam yemeklerinden en az iki saat sonra bir çay bardağı içilmeye devam edin. Karaciğer metabolizması sağlıklı çalışmaya başladıktan sonra kür sonlandırılmış olur.
Her sağlıklı insanın yılda bir defa 15 günlük lavanta kürünü uygulamasında çok büyük faydalar vardır. Değerli okuyucular hiç bir bitkisel kürü alışkanlık haline getirmeyin. Karaciğer yetmezliği şikâyeti olanların, Hepatit-B veya Hepatit-C virüsü ile yaşamak zorunda olanların zaman zaman lavanta kürünü uygulamalarında çok büyük yararlar vardır.
*** Ciltdeki sivilce ve lekelere karşı lavanta kürü:
Lavanta kürü sivilceler için de etkilidir. Anca sivilcelere karşı lavanta kürü hazırlanırken demleme süresi 10 dakika olmalıdır. 1o dakika demlendikten sonra ılımasını beklemeden süzülmelidir. İçilecek olan miktar 1 su bardağıdır.
Vitiligo şikayeti olanların,
Patlıcan, kuru soğan, taze domates, bulgur tüketimini en aza indirmelerini
Güneşin güçlü olduğu 10.30 - 16.00 saatleri arasında yaz mevsiminde güneşe çıkmamalarını
Önleyici olarak da öğünlerinde mısır ekmeğini, elma (soymadan) tüketimini tercih etmelerini öneriyorum.Önemli Not: Hekiminizin verdiği ilaçlar var ise mutlaka kullanınız. Buradaki uygulamayı bir destekleyici olarak kullanınız. Bilmeniz gereken nokta kullanacağınız bitkiye karşı alerjinizin olup olmadığıdır. Bu konuda hekiminizin görüşünü alınız. Hekime gitmeden ve teşhis koydurmadan şikayetiniz ne olursa olsun, kendi kendinizi tedavi etmeye kalkışmayınız. Buradaki bilgilerin kesinlikle bir hastalığı teşhis amacı yoktur.Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu
* Bir tutam (4-5 g) lavantayı 300 ml (yaklaşık bir buçuk su bardağı) kaynar suya koyduktan sonra 4 dakika kısık ateşte demleyin.
* Dört dakikadan daha fazla demlemeyin. Demleme esnasında sıcaklığını kaynama noktasında sabit tutun. Cezvede demlerken ocağın altını çok kısık tutun. Fokur fokur kaynatmayın. Çok yavaş bir şekilde kaynıyor kaynamıyor gibi demleyin.
* Demleme süresi tamamlandıktan sonra, ılımasını beklemeden süzülmesi gerekir. Süzme işlemi tamamlandıktan sonra içmek için ılımasını bekleyin.
* 15 gün boyunca her gün, akşam yemeklerinden en az iki saat sonra bir çay bardağı dolusu için. Her defasında (her kullanımda) taze olarak hazırlanması şarttır. Bir gün önce arta kalan miktarı kullanmayın. Kolay olsun diye bir kaç günlük hazırlayıp buzdolabında koruma altına almayın.
* Hiç bir şekilde damak tadına uygun olsun diye, içerisine şeker veya benzeri hiç bir katkı ilave etmeyin.
* Onbeş günlük ilk kür tamamlandıktan sonra rahatsızlığın seyrine göre haftada 3-4 defa, akşam yemeklerinden en az iki saat sonra bir çay bardağı içilmeye devam edin. Karaciğer metabolizması sağlıklı çalışmaya başladıktan sonra kür sonlandırılmış olur.
Her sağlıklı insanın yılda bir defa 15 günlük lavanta kürünü uygulamasında çok büyük faydalar vardır. Değerli okuyucular hiç bir bitkisel kürü alışkanlık haline getirmeyin. Karaciğer yetmezliği şikâyeti olanların, Hepatit-B veya Hepatit-C virüsü ile yaşamak zorunda olanların zaman zaman lavanta kürünü uygulamalarında çok büyük yararlar vardır.
*** Ciltdeki sivilce ve lekelere karşı lavanta kürü:
Lavanta kürü sivilceler için de etkilidir. Anca sivilcelere karşı lavanta kürü hazırlanırken demleme süresi 10 dakika olmalıdır. 1o dakika demlendikten sonra ılımasını beklemeden süzülmelidir. İçilecek olan miktar 1 su bardağıdır.
Vitiligo şikayeti olanların,
Patlıcan, kuru soğan, taze domates, bulgur tüketimini en aza indirmelerini
Güneşin güçlü olduğu 10.30 - 16.00 saatleri arasında yaz mevsiminde güneşe çıkmamalarını
Önleyici olarak da öğünlerinde mısır ekmeğini, elma (soymadan) tüketimini tercih etmelerini öneriyorum.Önemli Not: Hekiminizin verdiği ilaçlar var ise mutlaka kullanınız. Buradaki uygulamayı bir destekleyici olarak kullanınız. Bilmeniz gereken nokta kullanacağınız bitkiye karşı alerjinizin olup olmadığıdır. Bu konuda hekiminizin görüşünü alınız. Hekime gitmeden ve teşhis koydurmadan şikayetiniz ne olursa olsun, kendi kendinizi tedavi etmeye kalkışmayınız. Buradaki bilgilerin kesinlikle bir hastalığı teşhis amacı yoktur.Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)